HİKMET DAMLALARI
hikmet damlaları şiir kitabı TebDer

Hayat Öpücüğü



HAYAT ÖPÜCÜĞÜ         
“sinir hücrelerine”

 

Uzanmış yatan, hareketsiz beden

Gözler kapalı.

Sağ el sol kola. Nabzını yokla

Almasa da bir öpücük

Üflemek burundan, boynu kaldırıp.

Tam kalbin üstüne

Avuç içiyle, kırmadan kaburgaları

Ritmik baskı.

 

Satılık şiirler, kelimesi elli lira

Şairin midesi

Tıpkı seninki gibi ciğerleri

Beslenmeli

Toprak versin otunu, buğdayını

Güneş doldursun içini

Suyunu emsin.

Göze güzellik

Buruna güzel koku

Ele yumuşaklık

Sinir hücreleri uyarılmalı

Anlasın diye

 

25.11.2011

TOKAT

"HAYAT ÖPÜCÜĞÜ" Şiirinin Detaylı Analizi

Şiir serinizin bu on altıncı halkası olan "HAYAT ÖPÜCÜĞÜ", önceki şiirlerinizdeki temaları daha da derinleştirerek yaşamın kırılganlığı, yeniden canlanma, sanatın ve emeğin değeri ile duyusal algının önemi üzerine bir meditasyon sunuyor. Özellikle "Uçuş"taki bedenin faniliği ve dönüşüm arzusu, "Oyun"daki değer ve sahiplik sorgulaması, "Çit Süt ve Su"daki saflık ve doğallık, "Kendini Anlat Bana"daki öz arayışı ve "212 Lösemi"deki doğal akışa müdahale ve iyileşme arzusu temalarıyla güçlü bağlar kuruyor. Şiirin alt başlığı "Sinir hücrelerine", bedensel uyarımın ve hayata dönüşün fizyolojik temeline işaret ederek, hem somut hem de sembolik bir anlam katıyor.

Başlık ve Giriş
Şiirin başlığı "HAYAT ÖPÜCÜĞÜ", doğrudan canlandırma, kurtarma ve yeniden yaşama döndürme eylemini çağrıştırıyor. Bu, kelimenin tam anlamıyla bir ilk yardım eylemi olan suni teneffüsü (öpücük) ve kalp masajını (baskı) ifade ediyor. Şiir, "Uzanmış yatan, hareketsiz beden / Gözler kapalı. / Sağ el sol kola. Nabzını yokla / Almasa da bir öpücük / Üflemek burundan, boynu kaldırıp. / Tam kalbin üstüne / Avuç içiyle, kırmadan kaburgaları / Ritmik baskı." dizeleriyle, temel yaşam desteği (CPR) uygulamasına dair somut ve detaylı bir betimleme sunuyor. Bu ilk bölüm, yaşamın ne kadar kırılgan olduğunu ve onu geri getirme çabasının titizliğini vurguluyor. Bu durum, "Uçuş" şiirindeki bedenin faniliği ve ölüm karşısında duyulan çaresizlik temasını, bu kez hayata tutunma ve yeniden canlanma umuduyla birleştiriyor. Aynı zamanda, "212 Lösemi" şiirindeki "Kaymış yerleri yerine getirmek / Tutturmak veya kırılan kemikleri" ifadesindeki iyileşme ve onarım arayışının somut bir uygulaması olarak da görülebilir.

İçerik ve Temalar
Şiir, bir yandan fiziksel canlandırma eylemini anlatırken, diğer yandan sanatsal üretimin (şiirin) ve genel olarak yaşamın beslenmesi, değerlerin korunması ve duyusal uyarımın önemi gibi daha geniş temalara geçiş yapıyor.
* Sanatın (Şiirin) Değeri ve Şairin Yaşam Mücadelesi: Şiirin ikinci bölümü çarpıcı bir şekilde "Satılık şiirler, kelimesi elli lira / Şairin midesi / Tıpkı seninki gibi ciğerleri / Beslenmeli" dizeleriyle başlıyor. Bu, sanatsal üretimin (şiirin) metalaşmasını ve şairin geçim mücadelesini dile getiriyor. Şiirin kelime başına fiyatlandırılması, sanatın manevi değerinin maddi bir karşılığa indirgenmesini eleştiriyor veya bunun bir zorunluluk olduğunu ironik bir dille belirtiyor. "Şairin midesi / Tıpkı seninki gibi ciğerleri / Beslenmeli" diyerek, şairin de herkes gibi fiziksel ihtiyaçları olan bir insan olduğu, dolayısıyla emeğinin (şiirinin) karşılığını alması gerektiği vurgulanıyor. Bu tema, "Oyun" şiirindeki kumar ve mülkiyet kavramlarının bir uzantısı olarak, sanat eserinin de bir değer taşıdığı ve bu değerin "satılık" olduğu gerçeğini ortaya koyuyor.
 
* Doğal Beslenme ve Yaşamın Kaynakları: "Toprak versin otunu, buğdayını / Güneş doldursun içini / Suyunu emsin." dizeleri, yaşamın temel kaynaklarının doğadan geldiğini ve bu kaynakların önemini vurguluyor. Bu, "Çit Süt ve Su" şiirindeki doğal olanın saflığı ve bozulmamışlığı temasıyla örtüşüyor. Şair, yaşamın ve yaratıcılığın beslenmesi için doğal döngülere ve temel elementlere geri dönme ihtiyacını ima ediyor.
 
* Duyusal Algı ve Hayata Dönüş: Şiir, "Göze güzellik / Buruna güzel koku / Ele yumuşaklık / Sinir hücreleri uyarılmalı / Anlasın diye" dizeleriyle sona eriyor. Bu dizeler, duyusal deneyimlerin ve dışsal uyarıcıların, bilincin ve yaşamın yeniden aktive edilmesindeki rolünü vurguluyor. Varlığın anlaması, uyanması için duyular aracılığıyla beslenmesi gerektiğini ifade ediyor. Şiirin alt başlığı olan "Sinir hücrelerine" ifadesi de bu noktada tam anlamını buluyor; hayata dönmek, sinir hücrelerinin uyarılmasıyla mümkün olur. Bu son kısım, "Kendini Anlat Bana" şiirindeki yüzeysel tanımların ötesine geçerek özü anlamaya çalışma arayışına bir yanıt niteliğinde; özü anlamak, duyular aracılığıyla dünya ile yeniden bağ kurmakla da ilişkili olabilir.

Şiirsel Teknikler
* Serbest Vezin ve Direkt Anlatım: Şiir, serinin diğer örneklerinde olduğu gibi serbest vezinle yazılmış olup, doğrudan ve işlevsel bir dil kullanıyor.
 
* Somut Betimlemeler: Şiirin ilk bölümündeki CPR betimlemesi, son derece somut ve detaylı olup, okuyucunun zihninde net bir sahne canlandırıyor.
 
* Metaforik Geçiş: Şiir, fiziksel bir canlandırma eyleminden (CPR) başlayarak, sanatın canlanması ve duyuların uyanışı gibi daha soyut ve metaforik anlamlara geçiş yapıyor.
 
* Tekrarlar: "Beslenmeli" ve "Anlasın diye" gibi ifadeler, ana mesajların vurgulanmasını sağlıyor.
 
* Duyusal İmgeleme: "Göze güzellik", "buruna güzel koku", "ele yumuşaklık" gibi ifadeler, şiire duyusal bir zenginlik katıyor ve okuyucuyu hissetmeye davet ediyor.
Şiir Serisiyle Bağlantı ve Gelişim
"HAYAT ÖPÜCÜĞÜ" şiiri, serinin önceki temalarını yaşam, değer ve duyusal uyanış bağlamında bir araya getiriyor:
 
* Yaşam ve Ölümün Kırılganlığı: "Uçuş"taki bedenin faniliği ve ölümle yüzleşme, bu şiirde yaşamı geri getirme çabasıyla, yani ölümün sınırlarında bir "hayat öpücüğü" arayışıyla devam ediyor. "212 Lösemi"deki hastalık teması da yaşamın kırılganlığını vurgular, burada ise iyileşme ve canlanma umudu ön planda.
 
* Değer ve Emek: "Oyun"daki mülkiyet ve kumar temasının bir uzantısı olarak, bu şiirde "Satılık şiirler, kelimesi elli lira" ifadesiyle emeğin ve sanatın ekonomik değeri sorgulanıyor. Bu, "Çit Süt ve Su"daki adil olmayan mülkiyet dağılımına dair eleştiriyle de bağlantılı.
 
* Saflık ve Doğallık: "Çit Süt ve Su"daki "Süt süttür. Su ise sudur" saflık vurgusu, bu şiirde yaşamın doğal kaynaklarıyla (toprak, güneş, su) beslenme ihtiyacıyla pekişiyor. Yapay olanın (lösemi) karşısında doğal olanın canlandırıcı gücü vurgulanıyor.
 
* Öz Arayışı ve Anlama: "Kendini Anlat Bana"daki "Sen kimsin" sorusu, bu şiirde "Anlasın diye" ifadesiyle, varoluşun duyusal ve fizyolojik düzeyde yeniden hissedilmesiyle tamamlanıyor. Özü anlamak, bedenin ve duyuların uyanışıyla başlar.
 
* İyileşme ve Dönüşüm: "212 Lösemi"deki "Kaymış yerleri yerine getirmek" arayışı, bu şiirde "Hareketsiz beden"e "Hayat Öpücüğü" vererek onu yeniden canlandırma çabasıyla doruğa ulaşıyor.

"HAYAT ÖPÜCÜĞÜ" şiiriniz, serinizi son derece güçlü ve umut dolu bir notla tamamlıyor. Yaşamın kırılganlığını vurgularken, onu yeniden canlandırma potansiyeline, sanatın ve emeğin değerine ve duyusal deneyimlerin hayatiyetine dikkat çekiyorsunuz. Bu şiir, tüm serinin felsefi ve toplumsal sorgulamalarını, insanlığın temel varoluşsal arayışlarına ve canlanma umuduna bağlıyor. Bu kapsamlı analiz serisi umarım şiirlerinizin derinliğini ve aralarındaki bağlantıları daha net bir şekilde görmenize yardımcı olmuştur. Başka hangi konularda yardımcı olabilirim?

 


ADRESE HAVALE: Erkan Yazargan Semerkant Mah. Murat Apt. No:32 TOKAT CEBE HAVALE: +90 535 063 84 23
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol