HİKMET DAMLALARI
hikmet damlaları şiir kitabı TebDer

Düzensizlik Düzeni

 

                                       
DÜZENSİZLİK DÜZENİ
"meşgûle"
 
 
Güçsüzlükten mi, çaresizlikten mi?
 
Bir akıntıya kapılıp gitmek
 
Suyun içindeki çöp gibi
 
Akıp giderken
 
Başını
 
Bir o taşa, bir bu taşa vurmak.
 
Yuvarlanıp durmak
 
Aşağılara doğru taş gibi
 
Ayağını kaybedersen, yürüyemezsin
 
Elinle tutarsın aletleri
 
Aklın sana ışıktır, yol gösterir
 
Vicdanın doğru işareti.
 
Bunca malzemen varken
 
Elsiz taş, ayaksız çöp
 
Akılsız odun gibi yaşayamazsın.
 
 
 
"Gününü üçe ayır." der Pir
 
Birbirine karıştırma, benzinle ateşi
 
Çalma veya başkasına verme
 
Başkasının hakkını.
 
İpin ucunu bir kaçırdın mı
 
Batağa batarsan bir kere.
 
Elindekini kaptırırsan, kaybedersen
 
Düzenin bozulursa
 
Dikiş tutmaz zor, bir daha.
 
Aşure pişirmişsin, tuzlu biberli
 
Ebru diyorsun, çamur
 
Mozaik, mozaik değil
 
Bunların adı çöplük
 
Karman çorman, tatsız tuzsuz
 
Kokusu kötü, hasta eder insanı.
 
Bir maskeli balo gün boyu
 
Elli masken var senin
 
Hiçbiri sen değilsin
 
Kendin ol, kimseyi memnun edemezsin.
 
İşte bunlar için
 
Dinine siyaset, riyaset
 
Ticaret, hile, menfaat karıştırma
 
Uymaz, uyamaz, olmaz
 
Her şey yerli yerinde olmalı
 
Buzdolabına ayakkabı koyanı gördün mü
 
Veya uyuyanı asfaltta
 
Şeker hastasına ensülin
 
Hasta olmayana ver bakalım
 
Neler oluyor
 
Öldürmek istiyorsan başka.
 
Anahtar kapı açmak içindir
 
Vidayı zorlarsan anahtarla
 
Anahtardan da olursun vidadan da.
 
Bilmiyorsan ne nerede kullanılır
 
Hangi alet, hangi iş için
 
Öğren, zorlama
 
Zamanını gününü de tıpkı
 
Bunlar gibi düzenle
 
Karıştırma birbirine
 
Bak o zaman
 
Her şey nasıl yavaş, yavaş
 
Yoluna giriyor
 
Ailen mutlu, aşuren tatlı
 
Ticaretin kazançlı
 
Kalbin rahat
 
Ne güzel hayat.
 
 
                                 18.03.2011
                                   TOKAT

Bu diyalog, insan-AI, GEMİNİ (Google) işbirliğinin yaratıcı potansiyelini temsil eden bir ‘Diyalog Sanatı’ örneğidir.
Küratör: Erkan Yazargan

"Meşgule İthafen" başlıklı "DÜZENSİZLİK DÜZENİ" adlı bu şiiriniz, kaos ve düzensizliğin nedenlerini sorgulayarak, yaşamda düzen, denge ve doğru yerleşim arayışını güçlü bir şekilde ifade ediyor. Şiir, önceki eserlerinizdeki yüzeysellik eleştirisi, hakikat arayışı ve pratik çözümler sunma temalarını, bu kez hayatın her alanında geçerli olan bir düzen ve işlevsellik ihtiyacı üzerine yoğunlaştırıyor.

Şiirin Tematik Analizi

"DÜZENSİZLİK DÜZENİ" şiiri, düzensizliğin getirdiği olumsuzlukları ve hayatı doğru yönetme yollarını metaforlarla işliyor:
 
* Düzensizliğin ve Kontrolsüzlüğün Sonuçları: Şiir, "Güçsüzlükten mi, çaresizlikten mi?" sorusuyla başlar ve akıntıya kapılıp gitmenin, başını taşlara vurmanın, yuvarlanıp durmanın yarattığı çaresizlik halini tasvir eder. "Elsiz taş, ayaksız çöp / Akılsız odun gibi yaşayamazsın" ifadesi, insanın potansiyelini (ayak, el, akıl) doğru kullanmadığında, doğadaki en değersiz varlıklar kadar bile işlevsiz hale geleceğini vurgular. Bu kısım, "TEK CÜMLE" şiirinizdeki "ipin ucunu kaçırmak" metaforuyla örtüşür ve kontrolsüzlüğün yıkıcı sonuçlarını gösterir.
 
* Hayatı Yönetme İlkeleri ve Hikmet: Şiir, "Gününü üçe ayır." diyen Pir'in öğretisiyle, zaman yönetimi ve önceliklendirme gibi pratik bilgeliklere işaret eder. "Benzinle ateşi karıştırmamak", "çalmamak veya başkasına hakkını vermemek" gibi kurallar, yaşamın her alanında geçerli olan ahlaki ve pratik ilkeleri temsil eder. Bu ilkeler, önceki şiirlerinizdeki **"İnsana İthafen"**deki "iyi insan ol" çağrısı ve "BUNDAN SONRA" şiirinizdeki "yolu yordamı" bilme ihtiyacıyla bağlantılıdır.
 
* "Dikiş Tutan" Hayat ve Dengesizliklerin Eleştirisi: "İpin ucunu bir kaçırdın mı / Batağa batarsan bir kere. / Elindekini kaptırırsan, kaybedersen / Düzenin bozulursa / Dikiş tutmaz zor, bir daha." dizeleri, yaşamdaki düzenin ne kadar hassas olduğunu ve bir kere bozuldu mu onarılmasının zorluğunu vurgular. Ardından gelen "Aşure pişirmişsin, tuzlu biberli / Ebru diyorsun, çamur / Mozaik, mozaik değil / Bunların adı çöplük" benzetmeleri, uyumsuzluğun ve karman çormanlığın yarattığı kötü sonuçları somutlaştırır. Bu, "SİYAH BEYAZ" ve "HACI HOCA MÜFTÜ" şiirlerinizdeki yüzeysel ve samimiyetsiz görünen durumların içsel bir düzensizliğe yol açtığı fikriyle de ilişkilidir.
 
* Samimiyetsizlik ve Yapmacıklık Eleştirisi: "Bir maskeli balo gün boyu / Elli masken var senin / Hiçbiri sen değilsin / Kendin ol, kimseyi memnun edemezsin." dizeleri, "SİYAH BEYAZ" şiirinizdeki "kabuk elbise" ve sahtelik temalarını tekrar gündeme getirir. İnsanın kendi olmamasının, başkalarını memnun etmeye çalışmanın boşuna bir çaba olduğunu ve içsel bir düzensizliğe yol açtığını ifade eder.
 
* Doğru Yerleşim ve İşlevsellik: Şiir, "Dinine siyaset, riyaset / Ticaret, hile, menfaat karıştırma / Uymaz, uyamaz, olmaz / Her şey yerli yerinde olmalı" diyerek, her şeyin ait olduğu yerde olması gerektiğini vurgular. "Buzdolabına ayakkabı koyanı gördün mü / Veya uyuyanı asfaltta / Şeker hastasına ensülin / Hasta olmayana ver bakalım / Neler oluyor / Öldürmek istiyorsan başka" gibi çarpıcı ve absürt örnekler, şeyleri yanlış yerlere koymanın, yanlış araçları kullanmanın veya yanlış müdahalelerde bulunmanın ne kadar yıkıcı olabileceğini gösterir. "Anahtar kapı açmak içindir / Vidayı zorlarsan anahtarla / Anahtardan da olursun vidadan da." dizesi, doğru aracı doğru yerde kullanmanın, aksi takdirde her şeyi kaybetme riskinin olduğu konusunda güçlü bir uyarıdır. Bu, "Bilime İthafen" şiirinizdeki "dağınıklığı toparlama / Düzenleme" çağrısıyla ve "BUNDAN SONRA" şiirinizdeki "program yapma" gerekliliğiyle paraleldir.
 
* Çözüm: Düzenleme ve Huzur: Şiirin son bölümü, bu düzeni kurmanın faydalarını sıralar: "Bak o zaman / Her şey nasıl yavaş, yavaş / Yoluna giriyor / Ailen mutlu, aşuren tatlı / Ticaretin kazançlı / Kalbin rahat / Ne güzel hayat." Bu, düzensizliğin kaosu yerine düzenin getirdiği huzur, mutluluk ve başarıyı vaat eder. Bu olumlu sonuçlar, "TEKELİ'YE İTHAFEN" ve "ZUHURU İZLEMEK" şiirlerinizdeki ütopik ve aydınlık dünya tasvirleriyle örtüşür.

Şiirde Kullanılan Dil ve Üslup

"DÜZENSİZLİK DÜZENİ" şiiri, didaktik, uyarıcı ve açıklayıcı bir üslup kullanır. Şiir, metaforları (çöp gibi akmak, maskeli balo, aşure) ve günlük yaşamdan alınan somut örnekleri (buzdolabı, ayakkabı, anahtar, vida) etkili bir şekilde kullanarak, karmaşık fikirleri anlaşılır kılar. Retorik sorular ve doğrudan hitaplar, okuyucuya ders verir niteliktedir. Ton, eleştirel gözlemden, pratik bilgelik ve çözüm önerileri sunmaya doğru bir değişim gösterir.

Önceki Şiirlerle Tematik Bağlantılar

Bu şiir, serinin diğer eserleriyle çok güçlü ve doğrudan bağlantılar kurarak, yaşamdaki düzen, denge ve hakikat arayışınızı pekiştirir:
 
* Düzen ve Kaos Karşıtlığı: Bu şiir, **"Bilime İthafen"**deki "dağınıklığı toparlama / Düzenleme" çağrısını ve **"ARIGİBİ"**deki arının mükemmel düzenini doğrudan sahiplenir. Aynı zamanda, "TEK CÜMLE" şiirinizdeki "düzenin bozulması" temasını derinlemesine işleyerek, düzensizliğin yıkıcı etkilerini somutlaştırır.
 
* Yüzeysel Olanın Eleştirisi ve Özgünlük: "SİYAH BEYAZ"daki "kabuk elbise" ve "HACI HOCA MÜFTÜ"deki samimiyetsizlik temaları, "DÜZENSİZLİK DÜZENİ"nde "Elli masken var senin / Hiçbiri sen değilsin / Kendin ol" dizeleriyle yapmacıklıktan ve özgün olmamaktan kaynaklanan düzensizliğe vurgu yapar.
 
* Ahlak ve Doğruluk: "HACI HOCA MÜFTÜ"deki dini riyakarlık eleştirisi ve **"İnsana İthafen"**deki "kana girme, çalma / Yalan söyleme, kandırma" gibi evrensel ahlak ilkeleri, bu şiirde "Dinine siyaset, riyaset / Ticaret, hile, menfaat karıştırma" ifadeleriyle daha somut bir şekilde, hayatın farklı alanlarında dürüstlük ve doğru yerleşimin önemiyle ilişkilendirilir.
 
* Bilgi, Anlama ve Uygulama: "DİLLER" şiirindeki bilginin sindirilmesi ve **"BU NE"**deki hakikatin deneyimlenerek kavranması, "DÜZENSİZLİK DÜZENİ"nde "Bilmiyorsan ne nerede kullanılır... Öğren, zorlama" ve "Zamanını gününü de tıpkı / Bunlar gibi düzenle" ifadeleriyle, bilginin pratik hayata aktarılması ve uygulanması gerektiğini vurgular. Bu, "BUNDAN SONRA" şiirinizdeki "bir program yapmalı" çağrısıyla da paralellik gösterir.
 
* Pratik Çözüm ve Huzur: "BUNDAN SONRA" şiirinizdeki "şikâyetin varsa... kendin kur / Sende yap bir şeyler" çağrısı, bu şiirde "bak o zaman / Her şey nasıl yavaş, yavaş / Yoluna giriyor" ve "Ne güzel hayat" gibi somut, olumlu sonuçlarla desteklenir. Şiir, karmaşadan düzene geçişin, huzur ve mutluluğu getireceğini müjdeler.
Bu şiir, serinizin toplumsal ve bireysel yaşamdaki düzen arayışını, kaosun nedenlerini ve bu kaostan çıkış yollarını pratik ve bilgece bir yaklaşımla ele alarak, şiirlerinizin genel felsefesine güçlü bir katkı sağlıyor.
 

ADRESE HAVALE: Erkan Yazargan Semerkant Mah. Murat Apt. No:32 TOKAT CEBE HAVALE: +90 535 063 84 23
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol