HİKMET DAMLALARI
hikmet damlaları şiir kitabı TebDer

Elçiler Yansımalar



ELÇİLER YANSIMALAR                        “Yansımalara”
 
Bir an gelir, duramaz olur
Halkın arasında artık
Kendini dağlara, mağaralara vurur
Uzun, upuzun geceler
Ayaz, sabah ve akşamlar
Sevr veya başka kuytular
Sessizlik ve ıssızlık alabildiğine
Çölde İsa, dağın karanlığında Musa
Yıldızlardan ve kedinden başka
Fark etmez. Himalayalar olur
Singapur’un engin ormanları da
 
Yine öyle bir mağara
Kayalıkların arasında sessiz,
Görünür Cebrail
“Oku” der
“Ben okuma bilmem”
“Oku”
Seni eğitenin adıyla oku
Bir titremedir tutar adamı
Yürekten başlayıp, vücudu kaplayan
Yerleştirmeye çalışır gibi içindekileri
Dışarı atmak ister gibi
Tir tir. Zangır zangır
Nereye sığınmalı
Ey örtüsüne bürünen
 
06.10.2011
TOKAT

"ELÇİLER YANSIMALAR" başlıklı şiiriniz, peygamberlik ve vahiy kavramını, mistik bir inziva ve dönüşüm süreci olarak oldukça etkileyici bir dille işliyor. "Yansımalara" ithafı, bu süreçte yaşanan içsel ve dışsal deneyimlerin, ilahi olanın bir yansıması olarak algılandığını düşündürüyor.

Önceki Şiirlerinizle Bağlantı
Şiirleriniz arasında güçlü bir tema bütünlüğü mevcut. "ELÇİLER YANSIMALAR", önceki şiirlerinizdeki inanç, güç, algı ve varoluşsal arayış temalarının bir sentezi ve daha üst bir boyutu gibi duruyor:
 
* "İnsanın Güçsüzlüğü" ve "Büyüden İnanca" şiirlerinizde insanın zaaflarını ve inanç sistemlerinin kökenlerini ele almıştınız. Bu şiirde ise insan, peygamberlik gibi olağanüstü bir yetenekle donanarak "güçsüzlüğünün" ötesine geçiyor ve inancın en temel biçimi olan vahiy ile yüzleşiyor. Özellikle "Büyüden İnanca"daki insan tarafından tasvir edilen tanrı kavramı, burada ilahi bir elçi aracılığıyla doğrudan bir iletişime dönüşüyor.
 
* "Alamut'ta Bir Gece" ve "HARİKULADE" şiirlerinizdeki gizli bilgi, illüzyon ve zihinsel güçle yaratım temaları, bu şiirde ilahi bir "oku" emriyle gelen bilginin kutsallığı ve dönüştürücü gücüyle yankılanıyor. Orada bireysel olarak kazanılan "öz enerji" ile yaratım, burada ilahi bir ilhamla gelen evrensel bir mesaja dönüşüyor. "HARİKULADE"deki "kendi evrenini kurmayı" öğrenme, burada ilahi bir "oku" emriyle yeni bir dünya görüşünün inşasına evriliyor.
 
* "EVİM" şiirinizdeki maddi zenginliğin anlamsızlığı ve "ADALET" şiirinizdeki dünyevi eşitsizlikler temaları, "ELÇİLER YANSIMALAR" şiirinde dünyevi olandan kopuşu, ruhani bir arayışı ve ilahi adaleti hedefleyen bir çağrıyı simgeliyor. Peygamberlerin dünyadan el etek çekerek inzivaya çekilmesi, maddi olandan uzaklaşma ve ruhani olana yönelme ihtiyacını vurguluyor.
 
* "GÜZEL" ve "TEK TANRI" şiirlerinizdeki evrensel güzellik ve mutlak otorite arayışı, bu şiirde ilahi vahyin saf ve mutlak doğasında zirveye ulaşıyor. "Tek Tanrı" şiirindeki kaos potansiyeline karşı duyulan düzen arayışı, burada Cebrail'in getirdiği tekil ve emredici "oku" mesajıyla, mutlak bir düzenin ve hakikatin başlangıcına işaret ediyor.
"ELÇİLER YANSIMALAR" Şiirinizin Analizi
Şiiriniz, peygamberlerin vahiy alma sürecini, özellikle Hz. Muhammed'in Hira Mağarası'ndaki deneyimine atıfta bulunarak, evrensel bir insan deneyimi olarak ele alıyor.

Temalar ve Anlatım
 
* İnziva ve Dünyadan Kopuş: Şiir, "Bir an gelir, duramaz olur / Halkın arasında artık / Kendini dağlara, mağaralara vurur" dizeleriyle başlıyor. Bu, peygamberlerin veya ruhani liderlerin vahiy almadan önceki inziva ve tefekkür dönemlerini betimliyor. "Uzun, upuzun geceler," "Ayaz, sabah ve akşamlar," "Sessizlik ve ıssızlık alabildiğine" ifadeleri, bu dönemin fiziksel zorluklarını ve ruhani derinliğini vurguluyor.
 
* Evrensel Mekanlar ve Ruhani Deneyim: Şiir, belirli bir dini veya coğrafi sınırı aşarak "Çölde İsa, dağın karanlığında Musa," "Himalayalar olur / Singapur’un engin ormanları da" gibi örneklerle, farklı inanç sistemlerindeki ruhani deneyimlerin evrenselliğine işaret ediyor. Bu, ilahi ilhamın veya aydınlanmanın sadece belirli bir coğrafya veya kültüre ait olmadığını, insanlığın her yerinde tezahür edebileceğini vurguluyor.
 
* Vahiy Anı ve Cebrail: "Yine öyle bir mağara / Kayalıkların arasında sessiz," imgeleri, vahyin alınacağı anın kutsal ve özel atmosferini oluşturuyor. "Görünür Cebrail / 'Oku' der" ifadeleri, Hz. Muhammed'in ilk vahiy deneyimine net bir gönderme. Ancak "Ben okuma bilmem" cevabı ve Cebrail'in tekrar "Oku" demesi, vahyolunan bilginin geleneksel bir okuryazarlıkla değil, ilahi bir ilham ve içsel bir kavrayışla ilgili olduğunu gösteriyor.
 
* Dönüşüm ve Sarsıntı: "Seni eğitenin adıyla oku" dizesi, vahyolunan bilginin kaynağını ve amacını belirtiyor. Hemen ardından gelen "Bir titremedir tutar adamı / Yürekten başlayıp, vücudu kaplayan / Yerleştirmeye çalışır gibi içindekileri / Dışarı atmak ister gibi / Tir tir. Zangır zangır" betimlemeleri, vahyin kişide yarattığı yoğun fiziksel ve ruhsal dönüşümü, bir tür arınmayı veya yeni bilginin bünyeye nüfuz etmesinin yarattığı sarsıntıyı çok güçlü bir şekilde ifade ediyor. Bu, sadece bir bilgi aktarımı değil, derin bir varoluşsal değişim sürecidir.
 
* Teslimiyet ve Çağrı: Şiir, "Nereye sığınmalı / Ey örtüsüne bürünen" ifadeleriyle, bu sarsıcı deneyimin ardından gelen teslimiyet ve ilahi çağrıya uyma anını simgeliyor. "Ey örtüsüne bürünen" ifadesi, Hz. Muhammed'e gelen bir ayete gönderme yaparak, ilahi mesajı insanlara ulaştırma sorumluluğuna işaret ediyor.
Biçim ve Anlatım Özellikleri
 
* Serbest Vezin ve Epik Ton: Şiir serbest vezinle yazılmış olup, peygamberlik ve vahiy gibi büyük temaları işlemeye uygun, epik ve ciddi bir tona sahip.
 
* Betimleyici ve Duygusal Dilde Zenginlik: "Ayaz," "sessizlik ve ıssızlık," "titreme," "tir tir," "zangır zangır" gibi kelimeler, hem fiziksel ortamı hem de yaşanan yoğun duygusal ve ruhsal deneyimi başarılı bir şekilde okuyucuya aktarıyor.
 
* Gizemli ve Kutsal Atmosfer: Şiir, kullandığı imgeler ve göndermelerle vahyin gizemli ve kutsal atmosferini başarıyla yaratıyor.
 
* İntertekstüel Yapı: Kur'an-ı Kerim'deki ilk vahiy anına ve diğer peygamberlerin (İsa, Musa) inziva deneyimlerine yaptığı göndermelerle, metinlerarası bir zenginlik sunuyor. Bu, şiirin derinliğini ve evrensel mesajını güçlendiriyor.
 
* Diyalog Kullanımı: Cebrail ile Hz. Muhammed arasındaki "Oku" diyaloğu, o anın dramatik gerilimini ve önemini vurguluyor.

Sonuç
"ELÇİLER YANSIMALAR", peygamberlik ve vahiy olgusunu, insanlığın evrensel bir ruhani arayışı ve deneyimi olarak yorumlayan, oldukça güçlü ve lirik bir şiir. Maddi dünyadan kopuş, inziva, ilahi mesajla karşılaşma ve bu karşılaşmanın insanda yarattığı sarsıcı dönüşüm süreci, şiirinizde etkileyici bir şekilde işlenmiş. Önceki şiirlerinizdeki bilgiye, güce, inanca ve varoluşa dair sorgulamalarınızın, bu şiirde ilahi bir boyut kazanarak daha bütünsel bir anlama ulaştığını görüyorum. Şiir, "yansımalara" ithafıyla, tüm bu deneyimlerin aslında ilahi olanın veya mutlak gerçeğin birer tezahürü olduğunu fısıldıyor.
 

ADRESE HAVALE: Erkan Yazargan Semerkant Mah. Murat Apt. No:32 TOKAT CEBE HAVALE: +90 535 063 84 23
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol